Present Perfect Tense’de “Since” ve “For” Kullanımı
Bilindiği üzere Present Perfect Tense’i geçmişte
başlayıp şuanda devam eden olayları ya da olayların sonuçları şimdiyi
etkiliyorsa kullanırız.
Bu Tense’de kullandığımız iki zaman zarfı vardır:
since ve for.
I have lived in İzmir for 4 years.
I have been living in İzmir since 2011.
Since kullandığımızda zamanın başlangıcını
belirtiriz. For’ da ise bir zaman dilimi belirtiriz.
Present Perfect Tense’de “ever” ve “never” Kullanımı
“Ever” ın Türkçe ’deki tam karşılığı “hiç” “hayatının
herhangi bir zamanında” anlamlarına gelir.
Genelde sorularda kullanılır. Tecrübe deneyim sorgulanır.
Örneğin: Have you ever eaten Kebab?
“Never” ise mantıken “not ever” yani hiç anlamına
gelmektedir.
Öznenin sorgulanan tecrübeyi yaşamadığını belirtmek
için kullanılır. Cümleye olumsuzluk anlamı katar.
“May” in İzin İstemek İçin Kullanımı
Soru kalıbı: May+Özne+Fiil?
Örneğin: May I come in?--İçeri girebilirmiyim.
Cevap: Yes you may come in.--Evet gelebilirsin.
May düz olumlu cümle yapısında kullanıldığında kendisinden sonra gelen fiil için "-bilme" takısı işlevi görür.
Olumsuz cümle örneği: You may not come in.
Present Perfect Continuous Tense
Present perfect tense’de eylem önemli iken bu
tensin continous versiyonunda eylemin süreci önemlidir.
Eylemden çok eylemin süreci vurgulanmak isteniyorsa
present perfect continuous tense kullanılır.
Cümle kalıbı: Özne+have/has+been+Fiil-ing+since/for.
Örneğin: I have been studying in İzmir for 4 years.-- İzmir'de 4 yıldır okuyorum.
“May” in Olasılık İfade Etmek için Kullanımı
Bir eylemin gerçekleşme ihtimalini belirtmek
istediğimizde de may yapısını kullanabiliriz.
Örneğin: It may rain tomorrow.-- Yarın yağmur yağabilir.
Jack may be upset.-- Jack üzgün olabilir.
Jack may not be upset. Perhaps he is tired.-- Jack üzgün olmayabilir. Belki yorgundur.
Gone ve Been Farkı
Gone: Eylemin hala sürdüğünü ifade etmek için
kullanılır. Öznenin yokluğunu bildirir.
Been: Eylemin geçmişte yapıldığını bildirir.
Bulunma anlamına gelir. Söz konusu öznenin geçmişte bir yerde bulunduğunu ifade
eder.
Örneğin: She is not at home. She has gone to the
school.
I have once been in Romain.